“Bu Toprağın Renkleriyiz” Bayi Toplantısını Kıbrıs’ta Gerçekleştirdi
Creavit, 26–30 Ekim tarihleri arasında düzenlenen bayi toplantısında katılımcılarına markanın gelecek vizyonunu ve yeni ürünlerini tanıtırken, bu toprakların köklü tarihinden ilham alan “Mezopotamya Renkleri” koleksiyonunu da özel bir lansmanla tanıttı.
Yurt içinde ve yurt dışında 65’i aşkın ülkenin tüketicilerini seramik sağlık gereçleri, banyo mobilyaları, armatürler başta olmak üzere ıslak mekan ihtiyaçlarına yönelik geniş ürün gamı ve banyo çözümleriyle buluşturan Creavit, yeni premium segment banyo mobilyalarını, armatür ve duş sistemleri serilerini ve “Mezopotamya Renkleri” koleksiyonunu Kıbrıs’da düzenlenen bayi toplantısı ile sundu. Türkiye’nin dört bir yanından gelen bayiler ve uluslararası iş ortakları, Creavit’in yeni koleksiyonunu ilk kez bu etkinlikte deneyimleme fırsatı buldu. “Mezopotamya Renkleri” koleksiyonu; Mezopotamya’nın tarihini, kültürel mirasını ve doğasını modern tasarım anlayışıyla harmanlıyor. Her ton bir medeniyetin izini, her yüzey geçmişin dokusunu yansıtıyor.
Bu koleksiyonun ilham kaynağını, Gılgamış Destanı’ndan Mezopotamya’nın kadim uygarlıklarına uzanan geniş bir kültürel perspektif oluşturdu. Uşak Üniversitesi Uşak Üniversitesi, İnsan Ve Toplum Bilimleri Fakültesi, Arkeoloji Bölümü danışmanlığında, Creavit Ar-Ge ekibinin katkılarıyla yürütülen çalışma kapsamında; Ankara Anadolu Medeniyetleri Müzesi ve Tavşan Tepe Kazı Alanı’nda saha araştırmaları, literatür taramaları ve destan analizleri gerçekleştirildi. Bu disiplinler arası süreç, koleksiyonun estetik sınırlarının ötesinde derin bir hikayesel ve arkeolojik anlam katmanı kazanmasını sağladı.

Terrakotta, keten, serpantin, turkuaz ve lapis lazuli tonlarından oluşan “Mezopotamya Renkleri” koleksiyonu, her bir rengin ardındaki kültürel simgeyi çağdaş bir tasarım diliyle yeniden yorumluyor. Terrakotta, insanlığın ilk yapı malzemelerinden pişmiş toprağın sıcaklığını ve uygarlığın doğuşunu temsil ederken; keten, doğallığın, zarafetin ve insan emeğiyle doğa arasındaki uyumun simgesi olarak öne çıkıyor. Serpantin, doğanın saf ve dengeli ruhunu; turkuaz, Fırat ve Dicle’nin yaşamı besleyen sürekliliğini; lapis lazuli ise bilgelik, gökyüzü ve tanrısal bağın simgesel ifadesini taşıyor.
Lansman kapsamında Creavit ekibi, koleksiyonun tasarım süreci, malzeme kalitesi ve üretim detaylarını paylaşarak katılımcılara ürünleri yakından inceleme ve yeni iş birlikleri geliştirme fırsatı sundu. Etkinlik, Creavit’in modern tasarımı kültürel köklerle buluşturma vizyonunu vurgularken, Türkiye’de tasarlanan ve üretilen ürünlerin uluslararası pazarda fark yaratma iddiasını bir kez daha ortaya koydu.
